18'inci yüzyılda bir Osmanlı Diplomatı'nın Fransa' nın başkenti Paris'e Elçi olarak gitmesi, Çocuk yaşta olan Fransa Kralı 15'inci Lois ile tanışması, orada gördükleri ve anılarını yazdığı bir sefaratnameyi Şevket Rado günümüz Türkçesine (1970'ler Türkçesine, Birkaç eski kelime ve birazcık Osmanlı Şivesi biliyorsanız anlamakta zorlanmazsınız) çevirmiş ve bize bu güzel eseri sunmuş.

Eğlenceli bir yolculukla Paris'e giden Mehmet Çelebi, Paris'te karşılaştığı farklı yaşam tarzından insanları yadırgamamış aksine Osmanlı Topraklarında yapmayacağı şeyleri Paris'te yapmış olması bana ilginç geldi. Örneğin Haremlik Selamlık olunması gerekirken Ramazan'da iftar ve teravih namazına Fransız hanımefendilerini istemeye istemeye olsa da kabul etmesi gibi. 

Okunması keyifli bir kitaptı, Mehmet Çelebi önyargısız bir biçimde kaleme almış görünüyor Fransa anılarını. (Aslında Elçilik raporu demek daha doğru olur çünkü Osmanlı Padişah'ı 3'üncü Ahmet'e sunulmuş bir sefaretname sonuçta.)