Tanzimat Dönemi'nde belki de en çok eser veren gazeteci, yazar ve yayıncı Ahmet Mithat Efendi'nin okuduğum ilk kitabı bu olsa gerek.
Günümüz Türkçesine aktarılmış haliyle gayet akıcı bir roman "Dolaptan Temaşa".
Temaşa sözü Farsça kökenli olup "hoşlanarak bakma, seyretme" anlamlarına gelmektedir. Orta oyunları, tiyatrolar, dans gösterileri tanzimat dönemlerinde temaşa edillirdi.
Dolaptan Temaşa'yı okurken ilgimi çeken bir husus şu oldu; Fransız Edebiyatı'ndan hatta tam olarak Gustave Flaubert'ten etkilenmiş olabilir diye düşündüm. Çünkü kitapta sıklıkla betimlemelere başvurmuş Ahmet Mithat Efendi. Ancak bunu yaparken örneğin bir Madame Bovary'deki gibi sayfalarca tutmamış yani kısacası okuyucuyu sıkmadan okuyucu ortamı zihninde iyi canlandırabilsin diye iyi kurgulayarak yapmış. (Kendisi Fransız Devriminden etkilenen Genç Osmanlılar akımından kişilerle, Namık Kemal'le arkadaşlık ettiği için bu düşümcem doğrulanır niteliktedir.)
Okurken yer yer gerildim, yer yer heyecanlandım, tek nefeste okudum bu kitabı da. Belki de ben tek seferde okumayı seviyorumdur kim bilir? Bu arada dün yayınladığım "Ömer'in Çocukluğu" kitabının yazarı Muallim Naci'nin kayın pederiymiş Ahmet Mithat Efendi.
Sıraya koyduğum kitaplarda Çingene var. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlarına bir teşekkür etmek istiyorum. Sağolsunlar çok güzel bir seri çıkarttılar ve Türk Edebiyatı'nın gerçekten klasikleri sayılabilecek eserleri günümüz Türkçesine enfes bir biçimde uyarlıyorlar.
Siz yayınlayın, ben satın alıp okumaya devam edeceğim. Teşekkürler İş Bankası!