Ülkemizin kurucusu, sahip olduğumuz her şeyi borçlu olduğumuz insanı "gerçek bir tarihçi"nin kaynaklara dayandırarak anlattığı bu kitabı mutlaka okumalı herkes. 

İlber Ortaylı yine bildiğiniz gibi, muhteşem bir kronoloji içerisinde, olayları dönemin şartlarıyla birlikte çok iyi bir biçimde tasvir ederek yorumlamış. 

"Tek parti" yönetiminin diktatörlük olmadığını, asıl diktatörlerin bugünün sözde demokratları olan ülkelerde bulunduğunu, hiçbir totaliter rejimde olmayan parti içi muhalefeti örnekleriyle birlikte anlatıyor.

Ne yalan söyleyeyim bazı inkılaplara yakın arkadaşları (hem de silah arkadaşları) tarafından karşı çıkılmış olmasına epey şaşırdım. Ancak  nihayetinde olması gereken olmuştur. Ordu'da kumandan nihai emrini verene kadar astları çeşitli mütalaalarda bulunarak komutanının fikrine tesir etmeye çalışabilir, ancak komutan emri verdikten sonra ast komutanın emrini kendi görevi olarak yerine getirir. Mustafa Kemal bu geleneği emir vermekten ziyade uzlaşı içerisinde çoğunluğa kabul ettirerek inkılapları yapmıştır.