Türk Edebiyat Tarihi'nin ilk psikolojik romanı olarak bilinen Mehmet Rauf'un Eylül'ü... 

Kişisel görüşüm biraz sıkıcı geçti, kaç günde elime ala ala zorla okudum desem yeridir, 4-5 gün boyunca gıdım gıdım ilerleye ilerleye zorla okudum. Arada sanırım 2 farklı kitap bitirip bir başkasına da başladım. 

Servet-i fünuncular böyle üçlü aşk hikayeleri yazmaktan zevk almışlar. Sanırım bunda 2'nci Abdülhamit'in baskıcı rejiminin de payı var, çünkü o dönemde yazılanlara bakınca sadece aşk teması erkek gözüyle işlenmiş. Halit Ziya Uşaklıgil de aynı şekilde yazmış. Ne zaman Abdülhamit tahttan indirildi o zaman Edebiyatımız aşk üzerine olmaktan kurtulup günlük konular, politik olaylar vs çerçevesinde şekillenmeye başlamış.